Mali Haklara Tecavüz Suçu
MALİ HAKLARA TECAVÜZ SUÇU – ŞÜPHELİNİN BİR MÜZİK ESERİNİ RADYODAN YAPILAN YAYINDA İŞLETMESİNDE UMUMİ MAHALDE MÜŞTERİLERİNE DİNLETMEKTEN İBARET OLAN EYLEMİ – FONOGRAM YAPIMCISI VE İCRACI SANATÇILAR YÖNÜNDEN MALİ HAKLARIN İHLALİNDEN BAHSEDİLEMEYECEĞİ
T.C YARGITAY
19.Ceza Dairesi
Esas: 2015 / 5096
Karar: 2015 / 3082
Karar Tarihi: 22.06.2015
ÖZET: Şüphelinin bir müzik eserini, radyodan yapılan yayında, işletmesinde umumi mahalde müşterilerine dinletmekten ibaret olan eyleminde, fonogram yapımcısı ve icracı sanatçılar yönünden mali hakların ihlalinden bahsedilemeyeceği ve atılı eylemin suç oluşturmadığı anlaşıldığından sanığın atılı suçtan beraati yerine mahkumiyetine karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
(5846 S. K. m. 80)
Dava ve Karar: Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Umuma açık işletmelerde (lokanta, bar, market, otel lobisi vb.) müzik eserinin radyodan veya televizyondan yayınlanması halinde, fonograf yapımcısı, icracı sanatçı ve eser sahibinin bu yayını engelleme açısından haklarının bulunmadığı, bu yayın nedeniyle sadece radyo veya televizyon yayıncısının yayın üzerinde inhisari nitelikte mali haklarının ihlalinin söz konusu olacağı, bu durumda müzik eserinin radyo veya televizyondan yapılan yayınını umuma ileten işletmeci, sadece radyo veya televizyon yayıncısının haklarını ihlal edebileceği, 5846 sayılı Kanunun 80/1-c-3 madde fıkrasında radyo ve televizyon kuruluşlarının yayınlarına ilişkin olarak, umuma açık mahallerde iletimin sağlanmasına izin verme veya yasaklama haklarına sahip olduklarının belirtilmesi karşısında, bu kuruluşlarda yapılan yayınlarla ilgili olarak hak sahipleri ile bu kuruluşlar arasında yetki devri ve anlaşması yapılması gerektiği, hak sahipliği devri ve bununla ilgili anlaşmanın yapılmaması halinde, hak sahiplerinin ancak yayın yapan radyo ve televizyon kuruluşlarından şikayetçi olabileceği anlaşılmakla, şüphelinin bir müzik eserini, radyodan yapılan yayında, işletmesinde umumi mahalde müşterilerine dinletmekten ibaret olan eyleminde, fonogram yapımcısı ve icracı sanatçılar yönünden mali hakların ihlalinden bahsedilemeyeceği ve atılı eylemin suç oluşturmadığı anlaşıldığından sanığın atılı suçtan beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
Kanuna aykırı ve sanığın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnamedeki onama düşüncesinin reddiyle hükmün bozulmasına, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 22.06.2015 tarihinde oybirliği ile, karar verildi.